14 Haziran 2015 Pazar

Yıl Sonu Gösterisi...

Bir kreş döneminin sonuna gelmiş bulunmaktayız , Ağustos ortasına kadar devam edecek yaz okulunu saymazsak  geçen Cuma bu seneyi tamamladık diyebiliriz..
Biltek Yeşil Elma Anaokullarının yıl sonu ve mezuniyet törenleri yapıldı...Ranaların sınıfı da 3 şarkıyla sahne aldılar , cidden bu kadarını beklemiyorduk , 3,5 yaşa göre oldukça iyi performans gösterdiler ...Nasıl bir gösteri olacağını bilmediğimizden , tahminen şöyle bi sahnede yürürler o kadar diyoduk ama bizim içinde sürpriz oldu...
Kıyafetler okul tarafından temin edildi ,profesyonel çekimde yapıldı ama henüz cd elimize geçmediğinden kendi çektiğimiz birkaç fotoyu ekleyebiliyorum...

Önce Kur'an-ı Kerim okumaya geçenler ile hatim edenlerin taç giyme töreni ve hatim duaları yapıldı ki gözyaşlarıyla izledik...Darısı kızıma inşallah...






Eheheehe işte bizim minikler , sağ baştaki benim kuzu...











Bu tavşanlarda bizimkiler , çok tatlılardı , maşallah hepsine 





Yine sanırım 5 yaş grubunun folklor gösterisinden bir sahne,


Bundan çok daha fazlası vardı her sınıf neredeyse 3 ayrı gösteri ve tiyatro oyunu sergilediler , çok çok güzeldi,fakat biz hepsini görüntüleyemedik ..


2 Haziran 2015 Salı

Bolu Mengen 'de bir güzel köy ...Pazarköy...

Daha önce okul gezisiyle , günübirlik gidip gördüğüm Abant'ı saymazsak , Bolu 'ya hiç gitmedim diyebilirim...Ankara'ya bu kadar yakın ve bu kadar muhteşem doğası olan bir yeri daha önce niye görmemişim diyorum kendi kendime ,  çok sevdiğimiz aile dostlarımız olmasa dahada göremezdik sanırım , yazlık olarak köylerinde kullandıkları evlerini , gidip kalmamız için bir süre anahtarlarıyla teslim edince , bu muhteşem doğanın tadını çıkarmak ve bu güzel gönüllü aileye boool bol dua etme fırsatı bulduk...Tarifi mümkün olmayan bir güzellik , resimlerle gösterebilirim ancak , köye girerken arabanın camlarını açınca ciğerlerimize dolan çam kokusunu ise resimleme imkanım yok...
Her gittiğimde yoğun bir tefekküre dalıyorum , buraları böyle yaratmışsan , vadettiğin cennet nasıldır Ya Rabbi....
Yeşil , yemyeşil tepelerden ,uçsuz bucaksız uzanan bir manzara , köyün hemen yakınından geçen tertemiz bir dere , birkeç tepe aşınca ulaşılan , Şirinyazı (Bürnük) Gölü , Yine derenin geldiği yöne doğru orman içlerine dalınca , karşılaşılan ve Temmuz sıcağında kısakollularla üşünülen bir vaha , vadi , orman , yayla , saymakla bitmeyecek güzellikler...Görmemizi sağlayana(cc) şükürler olsun , sebep olanlardan Allah(cc) razı olsun...


bahçe



bahçenin muhteşem manzarası


arka bahçe

mengen çayı




































Geceleri yaktığımız kamp ateşi







Caprice Termal Palas...

2010 Eylülde ikizlerimizin vefatından 2 ay sonra belki biraz toparlanırım , tebdil-i mekan iyi olur düşüncesiyle , kayınvalidemlere gittik , bir süre kaldıktan sonra , yaa Didim'de Capris Otel varmış , nasıldır v.s. derken , kendimizi kapısında bulduk , bilgi amacıyla girdik , inanılmaz bir şekilde son kalan odayı gayet uygun bir fiyata verdiler bize , kazan dairesinin üstü , anfi tiyatro yanı  , rahat edermisiniz falan dediler , aman ne gam , gerekirse çimenlere çadır kurarız dedik , cidden fiyat 5 yıldızlı otele göre uygundu  ve bizden sonra gelen aile dönmek zorunda kaldı başka oda yoktu çünkü ,  herhalde bu odada , başkaları istemediğinden kalmıştı , nasip işte ...
Dediğim gibi , olsun diyerek parasını taksit yaptırdık ve 2 gün sonra geleceğimizi söyleyip ayrıldık ...Tabi yanımızda o günün şartlarında araba yok , yanlış otobüslere binerek , zorlu yolculuklarla , kararlaştırdığımız saate oteldeydik , odayı temizliyorlardı ve bavullarımızı alıp , siz tatilinize başlayın , yemek yeyin , bişeyler için , havuza girin falan dediler , biz biraz abarttık , akşam üzeri odamıza girdik...Klima bir ara çalışmadı söyledik hemen ilgilendiler , içerdeki emanet kasası kilidi bozuktu ,5 dk.da geldiler yine , oda temizliği talep edersen sürekli yapılıyordu..Oda ile alakalı bir sıkıntımız olmadı , amfi den endişelenmiştim ama eğlence 22:30 gibi bitiyordu ve uyuma sorunu yaşamadık bu yüzden ...
İşin güzel yanı cüzdanları girişte resepsiyona emanete verdik ve 5 gün boyunca tek kuruş harcatmadılar , girişte ödediğimiz ücretle çıktık ...her sabah odamıza içme suyu bırakıyorlardı , yiyecek içecek her şey ücretsizdi , tabi özel olarak talep edeceğin şeyler extraydı ama bizim ihtiyacımızda olmadı açıkcası , sadece tekne turu kişi başı 10 tl idi sanırım ona para verdik , havlu kiraladık mesela çıkışta parasını geri ödediler, odanın yedek kartını havuzda kaybettik , ücret almadılar  ...
İşin ilginci bazı müşteriler kaliteyi bozmuşlar falan diyorlardı fakat ben çok memnun ayrıldım , şimdi nasıldır bilemem ,birdaha otelde kalmak nasip olmadı ...
Buraya gelen bir arkadaş sah inn otelin çok güzel olduğunu söyledi , muhafazakar otellerden yine , orayı da görmedim ama görmek çok isterim ...
Açıkçası hiçbir fikrimiz olmadan gittik ve memnun ayrıldım , benim için rüya gibiydi ...İnanılmaz çeşitli yiyecekler vardı ama yetersiz diyenler oluyordu ilginç...Bir kötü tarafı eğer ana yemek saatini kaçırırsan ana restoran kapanıyor ve arkadaki diğer restoranda yemeğini yiyorsun (24saat açık büfe)ve burada tuhaf bir kötü koku vardı , lağıma benzeyen , ilgililerede söylemiştik , garsonlar çok iyiydi mesela hem çok saygılı hem çok hızlılardı , birşey istediğinde cümlen nerdeyse bitmeden fırlayıp getiriyordu ...
mavi bayraklı denizi vardı , su çok güzeldi ama  çok daha güzel koylar da vardı gezince...
Havuz güzeldi fakat çok yüksek duvarlarla çevriliydi , beni rahatsız etmişti mesela...Güzel yanı aynı katta içerde termal havuzunun oluşuydu ,bunu çok beğenmiştim..
Çıkış odadan gündüz 11 deydi ama tüm gün otelde kalabilirsiniz dediler , yedik içtik denize girdik , resmen gece ayrıldık otelden , sömürdük yani...
Ama genel olarak verdiğim paranın çok çok üstünde bir hizmet almıştım , o günün şartlarında ...

Kıyısından köşesinden çektiğim resimlerde aşağıdaki gibi ...

                                                                     Giriş lobi  , resepsiyon v.s...





                                                                     

otelin  tekneden  çektiğim resmi



























  


                                            Zeytinyağlılar bölümünün küçük bir kısmı




                                      Salata bölümünden bir kesit yine...çoğunlukla bu bölümden beslendik




                                                         Perde pilavı müthişti yalnız...




                                         kahvaltı için gözleme yapan ablalar...




                                   Tatlı bölümü , her zevke göre , şerbetli , sütlü , yaşpasta ,ekler v.s...




                                     Bazen sadece tatlı aldık çünki ana yemekten sonra  yiyemiyorsun


Herşey mükemmeldi , korkunç olan tek şey insanların açgözlü oluşuydu , misal yukarıdaki tatlı tabağını biz eşimle , başka birşey yemeden anca tüketebilirken , tek başına bunun 3 katını yüklenen vardı , ana yemeğinin  ve salatasının  yanında , ve tabiki dolu tabaklar olduğu gibi çöpe gidiyordu ...
Otellerde açık büfe olayına hep karşı çıkmışımdır , günah , insan ister istemez israfa giriyo , birkaç çeşit yemek ve birkaç çeşit tatlı salata olsun ama otel fiyatıda uygun olsun , sınırsız yiyecek ve içecek olayı fiyatlarıda şişirtiyo ...Misal , burada yüzün üzerinde yiyecek çeşidi vardı ve ilk gün görünce şok geçirmiştim...Ama kilo almadan dönmeyi başardık...